10 Aralık 2009 Perşembe

Yeni Bir Yıla Girerken


Belki biraz erken bir yazı olacak ama şöyle bir hatırlatmakta, kısaca üstünden geçmekte fayda var diye düşünüyorum.

Yeni bir yıl daha bitiyor. Yeni bir yıla giriyor olmanın da sonsuz mutluluğunu yaşıyoruz:) Ne de olsa takvimde çevirecek bir yaprak kalmadı. Her şeyi en baştan tam da istediğimiz gibi yaşamak için bize verilen bir şans daha... Bu sefer yaptığımız hataları yapmayacak, hayallerimizi gerçekleştirecek, istediğimiz her şey olacağız. Tek yapmamız gereken 31 Aralık gecesi çılgınca eğlenip, içkilerin su gibi aktığı partilerde hafızamızı silmek. Sonrası bembeyaz bir sayfa:)

O yüzden hepimizde bir telaş. İş yerinde yıl sonu hesap kapamaları, bütçe denkleştirmeler; sık sık sarfedilen hafif depresif cümleler, "Ama olmaz ki benim bu sene yapmam gereken bir dünya şey vardı hiç birini yapamadım. Yok yok bu seneyi yaşanmamış sayıyorum, tüm aksilikler beni buldu. Ayy zaman ne çabuk geçiyor. Sanki Ocak ayındaymışız gibi geliyor bana hala..."; en eğlendiğim kısım ise arkadaşlarla toplanıp yeni yeni hedefler koymamız kendimize. Genellikle bu buluşmalarda bir önceki seneden tutulan çeteleler açılır, herkesin maddeleri okunur ve neler yapılıp, neler yapılmamış belirlenip listenin büyük bir bölümü de işte o yeni seneye devredilir. Maddelerin ne kadarını gerçekleştirmişseniz bir o kadar gururlanırsanız kendinizle, o madde saçını farklı bir renge boyamak olsa bile:) Tabii son haftaya girilmesiyle hepten çığırından çıkan alışveriş deliliğini es geçmek olmaz. Güzel bir delilik bu, değil mi? Sevdiğimiz insanlara hediyeler almanın ne kötü yanı olabilir ki? Bir de kredi kartı ekstreleri olmasa... Çokta önemsemediklerimize bir şeyler alma sıkıntısı ise tam baş belası. Alsan olmaz, almasan başka dert, ehh o zaman ne alsam kısmı en korkuncu. Diğerleri için harcadığınızdan daha çok zaman harcarsınız onlar için.

İşte böyle biraz abartılı yaşıyoruz bu yılbaşı mevzusunu. Halbuki biraz sakin olmakta fayda var. Bir Ocak sabahı uyanıp aynı dünya ve aynı sizle karşılaşmak aslında baş ağrısı yapan. Yoksa bir önceki gece içtiğiniz içkiler değil. Nihayetinde değişen sadece rakamlar, kendimizde(özümüzde) bir değişiklik olmadıktan sonra...


Son sözlerimi söylemeden önce bir anımı paylaşmak istiyorum. Umarım bana olduğu gibi size de farklı bir bakış açısı kazandırır.

Bu senenin Ocak ayında sahaftan öylesine bir kitap almıştım. Cheryl Richardson'ın "Yaşam Her Gün Yeniden Başlar" nam-ı diğer "Life Makeover". Tüm kitap içinde öyle bir konu vardı ki yukarıda bahsettiğimiz o depresif cümleleri kurmaya başlamadan önce mutlaka yapılması gereken...


"Nitelikli bir yaşam nitelikli bir kişi tarafından kurulabilir."


Bu yıla da geçmişte yapamadığınız şeyleri gerçekleştirebilmek için çılgın bir biçimde koşuşturmayı planlayarak başlamayın. Bir defter alın ve 12 ay içerisinde gerçekleştirmiş olmaktan büyük mutluluk duyduğunuz 25 tane(en az) başarınızı yazın. Bu listede gerçekleştirdiğiniz kişisel gelişmeler, ulaştığınız hedefler ve yaşamınızda yaptığınız olumlu değişiklikler yer alabilir.

Nihayetinde "Kendisinde iyi olanı fark edemeyen, başkasındaki iyi olanı göremez."

Hepinize iyi seneler olsun...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız bizim için değerlidir. Gerçekten bizi olumlu anlamda eleştiren ve ileriye götürecek eleştiriler yapmanızı diliyoruz..